Eyüpsultan’da 18 yaşından küçük sürücünün kullandığı arabayla ATV tipi araçlara çarparak ölümüne neden olduğu Oğuz Murat Acı’nın yakınları ve sevenleri, off-road arabalarıyla “Adalet Konvoyu” düzenledi.
Yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlu T.C’nin kullandığı otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybeden Oğuz Murat Acı’nın sevenleri, kazanın ardından olay gecesi annenin oğluyla yurt dışına kaçmasına tepki gösterdi.
Kaza günü otomobili kullanan T.C’nin Göktürk’teki evinin önünden off-road araçlarıyla korna çalarak geçen Oğuz Murat Acı’nın yakınları ve sevenlerinin yer aldığı kalabalık bir grup, kazanın yaşandığı yere de çiçek bıraktı.
Burada gazetecilere konuşan Oğuz Murat Acı’nın yakını Burak Yıldırım, “Çok sevilen, sayılan bir ağabeyimizdi. Öz ağabeyimiz gibiydi. Bir haftadır ne yaşıyoruz bilmiyoruz. İsteğimiz gelip teslim olmaları. Hiçbir şekilde kötü bir düşüncemiz yok. Gelsinler, adalete teslim olsunlar. ” dedi.
“Oğuz için adalet istiyoruz”
Grup adına basın açıklaması yapan Acı’nın arkadaşlarından Selahattin Çobanoğlu ise adaletin, toplumdaki her bireye gerekli olan en önemli yapı taşı olduğunu belirterek, “Yaşanan bu olayda taksirle ölüme sebebiyet, cinayet, gasp, delil karartma, firara kadar uzanan bir suç zinciri bulunmaktadır. Kaza demeye dilimizin varmadığı, ölüm ve ağır yaralanma var. Kameralar ve şahitlikler ile ispatlı ve delilli, reşit olmayan, alkollü olduğu söylenen bir kişinin net bir şekilde işlediği bir cinayet suçu var. Olay yerine gelerek yardım çağırıp, müdahale etmeyen ve üstelik yardım çağrılmasını cep telefonlarını dahi gasp ederek engelleyen bir ebeveyn suçu var.” ifadelerini kullandı.
Kazanın ardından oğlunu yurt dışına kaçıran Eylem Tok’un duygu sömürüsü yaptığını dile getiren Çobanoğlu, şöyle devam etti:
“Oğuz kardeşimizin de bir annesi ve bir babası, dünya güzeli bir evladı ve kendisini bekleyen bir eşi vardı. Adaletini arayacağız. Oğuz kardeşimiz, devletimizin ihtiyacı olan deprem, sel, yangın gibi afetlerde her zaman gönüllü olarak görev yapmıştır. İyi bir insan, iyi bir dost ve iyi bir gönül insanı olmuştur. Şimdi vakit bizim Oğuz için adaleti arama vaktimizdir. Bizler tüm off-road camiası olarak devletin onurlu hakim ve savcılarından, İçişleri Bakanlığımızdan, Dışişleri Bakanlığımızdan Oğuz için adalet istiyoruz. Bu şahıs ve suç ortakları olan ebeveynleri hak ettikleri cezayı alana kadar, sesimizi en yüksek perdeden duyurmaya devam edeceğiz. Gözü yaşlı eşi ve Pars bebek için adalet istiyoruz. Tüm sanıklar yüce Türk adaletine teslim olana dek susmayacağız.”
Mezarına çiçekler dikildi
Açıklamaların ardından yakınları ve arkadaşları Acı’nın defnedildiği Sarıyer’deki Gümüşdere Mezarlığı’na geldi.
Mezarlığa girmeyen Oğuz Murat Acı’nın annesi Pervin Acı, Eylem Tok’a seslenerek, “Buradaki anne ve çocuklar ne kadar güzel değil mi? O da alsaydı yavrusunu, bizim konvoyumuza karışsaydı, hiçkimse bir şey demezdi. Yavrusunu alsın, buyursun gelsin. Türkiye Cumhuriyeti’ne teslim olsun. Ben hala mezarına gidemedim. Gelirlerse gideceğim, oğluma müjdeleyeceğim. ‘Yavrucuğum sana vuran geldi, teslim oldu.’ diyeceğim.” diye konuştu.
Açıklamaların ardından kalabalık Acı’nın mezarının başında dua etti. Acı’nın yakınları tarafından mezara çiçekler dikilirken, arkadaşları da en sevdiği krakeri bıraktı.
Ne olmuştu?
Eyüpsultan’da 1 Mart’ta seyir halindeki 3 ATV aracından biri arızalanmış, yol kenarına çekilen arızalı araç tamir edilmeye çalışıldığı sırada aynı yönde ilerleyen iki araçtan birisi buradaki 3 ATV’ye çarpmıştı.
Kaza sonucu yaralanan Oğuz Murat Acı, İ.G., T.A., S.K. ve H.T. hastaneye kaldırılmış, Acı, yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamamıştı.
Yapılan incelemede, kazaya neden olan 17 yaşındaki sürücü T.C’nin, olay yerine gelen annesi Eylem Tok’un aracıyla buradan uzaklaşıp saat 02.00 sıralarında İstanbul Havalimanına gittikleri, 04.30 sıralarında da Mısır’a uçtukları tespit edilmişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, Mısır’a kaçan sürücü T.C. ve Eylem Tok hakkında yakalama kararı çıkarılmış, sonrasında da kırmızı bülten çıkarılması talebiyle Adalet Bakanlığına yazı yazılmıştı.